Adana’da kentsel dönüşüm süreci, 2025 yılıyla birlikte yeni bir evreye giriyor. Kent genelinde yapılan kapsamlı incelemeler sonucunda 7 bini aşkın yapının riskli olduğu belirlenirken, bu yapılardan yaklaşık 2 bin 500’ünde yıkım işlemleri başlatıldı. Şehir genelinde yürütülen çalışmaların amacı, özellikle 1998 deprem yönetmeliği öncesinde inşa edilen ve depreme karşı dayanıksız olduğu tespit edilen binaların hızla yenilenmesi.

Yüreğir ilçesine bağlı Sinanpaşa Mahallesi, Adana’daki kentsel dönüşümün pilot bölgesi olarak öne çıkıyor. Yıllardır depreme dayanıksız yapıların bulunduğu mahallede başlayan yıkım ve yeniden inşa çalışmaları, hem fiziki dönüşüm hem de sosyal yaşam açısından örnek bir model olarak değerlendiriliyor.

Bölgede yapılan yeni konutlar modern mimarileri, geniş yeşil alanları ve sosyal donatılarıyla dikkat çekiyor. Yetkililer, Sinanpaşa’da uygulanan bu modelin, riskli yapıların bulunduğu diğer mahallelere de taşınacağını belirtiyor.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Adana Büyükşehir Belediyesi’nin ortak verilerine göre, sıradaki dönüşüm alanları da belli oldu.
Öncelikli olarak yıkım ve yenileme sürecine dahil edilecek mahalleler şöyle sıralanıyor:

Seyhan: Barbaros, Denizli, Meydan ve Hadırlı mahalleleri

Yüreğir: Akıncılar, 19 Mayıs, Ulubatlı Hasan

Çukurova: Toros ve Güzelyalı çevresinde yer alan eski yapı stoku

Sarıçam: Yavuz Sultan Selim ve Şahintepe bölgeleri

Bu bölgelerde riskli yapı raporu çıkan binalara tahliye tebligatları ulaştırılmaya başlandı. Vatandaşların çoğu, yıkım öncesinde Kentsel Dönüşüm Kredisi, TOKİ ortak projeleri ve kira desteği gibi imkanlardan yararlanabiliyor.

Adana Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, mühendislik hizmeti almadan yapılan, ömrünü tamamlamış tüm yapıların dönüşüm programına dahil edileceği vurgulandı.

Yetkililer, önceliğin can güvenliği olduğuna dikkat çekerek, özellikle Seyhan ve Yüreğir ilçelerinde yıkımların kısa sürede tamamlanacağını belirtti.

Seyhan Belediyesi yetkilileri de, “Vatandaşlarımızın güvenliği her şeyden önce gelir. Yıkım sürecinde mağduriyet yaşanmaması için kira yardımı, geçici barınma ve finansal destekler konusunda tüm imkanlarımızı seferber ettik.” açıklamasında bulundu.

Yıkım kararı çıkan mahallelerde yaşayan bazı vatandaşlar, yıllardır içinde bulundukları riskli evlerinden ayrılmanın burukluğunu yaşarken, yeni konutlara kavuşacak olmanın da heyecanını dile getiriyor.

Sinanpaşa Mahallesi sakini Mehmet Yıldız, “Yıllardır binamızda çatlaklar vardı, korkuyla yaşıyorduk. Şimdi hem güvenli hem modern bir eve kavuşacağız. Önemli olan, çocuklarımızın geleceği” sözleriyle sürece destek verdi.

Yetkililer, bir sonraki etapta Baraj Altı, Reşatbey, Döşeme ve Yeşilyurt semtlerinin de dönüşüm planına dahil edileceğini açıkladı. Bu bölgelerde yapı stoğunun büyük kısmının 30 yaşın üzerinde olduğu ve mühendislik denetimi almadan inşa edildiği belirtiliyor.

Ayrıca Çukurova ve Sarıçam ilçelerinde de zemin etüdü çalışmaları hız kazanmış durumda. Bu kapsamda zemin yapısı uygun olmayan bölgelerde yeni yapılaşma izinleri sınırlandırılacak.

Adana’daki mühendislik odaları da, kentsel dönüşümün hızlanmasının yaşamsal önem taşıdığını vurguluyor. Uzmanlar, “Deprem gerçeğini unutmamalıyız. Riskli binalarda her geçen gün can kaybı riski artıyor. Dönüşüm sadece yıkım değil; planlı, güvenli ve sürdürülebilir bir kent inşası anlamına gelmeli.” ifadelerini kullanıyor.

Uzmanlara göre Adana’daki kentsel dönüşüm süreci tamamlandığında, sadece binalar değil, yaşam alanları, ulaşım düzeni ve sosyal dokular da yenilenecek. Böylece Adana’nın, Akdeniz Bölgesi’nin en güvenli ve planlı şehirlerinden biri haline gelmesi hedefleniyor.